20 Ağu

Kendinle Barışma Vakti

Nedir af? Nedir suçluluk? Peki bunun kendimle alakası ne? Kendime neden kızgın olayım? Neden kendimi affedeyim öyle şey mi olur çok saçma!

Keşke…eşime böyle davranmasaydım, bu işe girmeseydim, bu insanı hayatıma dahil etmeseydim, bu laflar ağzımdan çıkmasaydı vs. gibi birçok keşkeler birçok pişmanlıklar oluyor hayatımızda. Peki ne oluyor bu keşkeler bu pişmanlıklar sakince silinip gidiyor mu?

 İnsanoğlunu belki de en fazla zorlayan ve inciten duyguların başında gelir suçluluk duygusu. Suçluluk duygusu geçmiş yaşantılarımızın, yanlış kararlarımızın, yanlış adımlarımızın kısacası yanılgılarımızın psikolojik yapımıza yansımasıdır. Bazı anlarda bu hataları flash-back yapar ve kendimizi bir türlü affedemeyiz. Oysa ki birçok insanın hatasını affetmek belki de en sık yaptığımız şeylerdendir. Kendimize aynı anlayışı gösteremeyiz halbuki.

Suçluluk duygusuna sahipseniz kendinizi affedemiyorsanız SÜRPRİZ! bir parça değersizlik inancı, bir parça güvensizlik ve kaybetme korkusu, biraz da kaygı ve stres, tabi birkaç parçada depresyonunuz oldu. Hatta bir noktadan sonra kendinizi cezalandırmak isteğinden doğan hastalıklar da kapınızı çalacaktır yakında. Yeme düzeniniz bozulur, madde kullanmaya başlayabilirsiniz belki bir noktada, en kesin çözüm intiharmış gibi gelir bir noktada.

Suçluluk, tarih boyunca din adamları, filozoflar, düşünürler, psikolog ve psikiyatristler tarafından araştırılmış, hep merak konusu olmuştur. Bazıları suçluluğu, yaşantının vazgeçilmez bir parçası olmazsa olmazı olarak ifade etmiş; bazılarıysa olmamasının daha iyi olacağı işe yaramaz bir duygu olarak nitelemiştir.

Bilişsel teoriye göre;

1)Yapmamanız gereken bir şeyi yaptıysanız veya yapmanız gerekeni yapmadıysanız bu suçluluk yaratır.

2)Yaptığınız davranıştan dolayı kendinizi ‘’kötü insan’’ olarak niteliyorsanız bu da suçluluktur.

Bu duyguyu yaşarken varlığınızın, iç dünyanızın kötü olduğunu düşünmeye başladığınız noktada depresyon baş gösterecek ve sürekli bir mutsuzluk, huzursuzluk haline sahip olacaksınız.

Sağlıklı bir suçluluk veya pişmanlık duygusu kişinin yanlış bir davranım içine girdiğini düşünmesi ancak bunun için kendine hasar verecek kendini ve özünü kötü görmeyecek şekilde bu duygulanımı yönlendirebilmesi halidir.

Pişmanlıkla suçluluk arasındaki temel ayırım, suçlulukta doğuştan gelen kötü bir tarafınız olduğuna dair bir inanca sahip olmanızdır. Suçluluk doğrudan bireyin kendiliğini yani özünü hedef alır ve içini kemirir durur. Sağlıklı pişmanlık ise yanlışın farkında olup o yanlışın sorumluluğunu alabilmekten geçer, daha dikkatli olmaya iter, fakat bireyin özünü hedef almaz.

Affetme eksikliği çok ciddi bir problemdir. Nasıl ki sindirilemeyen bir yiyecek organizmamıza hasar veriyorsa, bizlerde sindiremediğimiz yaşantılarımızdan kurtulmayı seçmediğimiz sürece yaşamımıza ve ruh sağlığımıza ciddi bir hasar vermekteyiz.

KENDİNİ SUÇLAMAKTAN ARIN!

  • Öncelikle neden suçlu hissettiğinize odaklanın. Altında yatan duyguları çözümleyin. Çözümlenmemiş duygularla arınmanız mümkün olmayacaktır.
  • Her ne yaptıysanız bunun geçmişte kaldığının geçmişi geri getiremeyeceğinizin farkına varın. Bu yaşantının size neler kazandırdığını nasıl bir tecrübe kazandırdığını düşünün.
  • Güvendiğiniz biriyle bu yaşantıyı paylaşmakta sizin için rahatlatıcı ve arındırıcı olacaktır. Farklı bir bakış açısıyla yaptığınızın yükünü hafifletebilirsiniz.
  • Terapi almak her şeyi daha fazla kolay kılacaktır sizin için.
  • Siz dahil hiç kimsenin mükemmel olamayacağını hatalar yapabileceğini ancak önemli olanın hatalarınızla kendinizi kabul etmek olacağını sık sık kendinize telkin vermelisiniz.
  • Suçluluktan arındığınız zaman yaşamınızın nasıl güzelleşeceğini hayal edin.
  • Siz ne yaparsanız yapın bazen hayatın sizin rotanızdan çıkabileceğini bizim planlarımız dışında bir akışı olduğunu bilin.

Yapmış olduğumuz hataları aslında bizi geliştirecek, yetiştirecek bir fırsat olarak görmeyi seçebilirsek bu suçluluk kafesinden özgürleşmiş olacağız. Eğer kendimizi bir olayın kurbanı olarak seçtiysek ve kendimize olan tavırlarımız tutumlarımız kötüyse kimseden bunu değiştirmesini, bizi iyileştirmesini, bize değer vermesini bekleyemeyiz. Çünkü sizin kendinize vermediğiniz değeri, iyilik halini başkası neden ve nasıl size verebilir ki?

Geçmişteki tüm kötü yaşantılarınızdan sıyrılmayı tercih edin. Değerinizin farkına varın, kendinize iltifat edin ve kendinizi sevin. Siz bağımsız ve eşsizsiniz. Tek yapmanız gereken kendinize biraz yardımcı olmanız ve kendinizi affetmeniz. Her şeyin zamanla nasıl yoluna girdiğini göreceksiniz. Sevgiyle kalın...

Uzman Klinik Psikolog

Sümeyye Nursultan ÇİL

AŞAĞIDAKİ YAZILARI DA MERAKLA OKUMAK İSTEYEBİLİRSİNİZ! 

Depresyon Mu? Maskeli Depresyon Mu? Mutsuzluk Hali Mi?

Ertele-me

Koronavirüs (Covid-19) ve Biz

Beslenmem Tamamen Duygusal!

Bahar Yorgunluğu

Hansen'in Yaşam Planlamasına Bütüncül Yaklaşım ve Karar Verme Süreçleri

Seçim Kuramı ve Gerçeklik Terapisi

Bilim, Etik ve İnsan Onuru

What İs Filial Therapy?